Sanal gerçeklik ortamları
Sanal gerçeklik , insanların kendilerini oldukları ortamdan daha farklı bir yerde hissedecekleri, bu farklı ortamı 3 boyutlu şekilde yaşayacakları bir teknolojidir. Kişiler, bu deneyimleri bazı araçlar yardımıyla yaşamaktadır. İnsanlar, bu son derece farklı ve keyifli olan teknolojiyi deneyimlemek için kask ya da gözlük gibi aparatlar kullanmaktadır. Gözlük ve kask gibi aparatların kullanması son derece önemlidir. Çünkü kişiler, bu aparatlar sayesinde, gerçek ortamdan tam anlamıyla kopmaktadır. Yaşanan o anki gerçeklik, girilen farklı ortam, bu aparatlar sayesinde olmaktadır.
VR (Virtual reality) ortamının doğru bir şekilde kurgulanması da gerekmektedir. Eğer VR ortamı tam anlamıyla doğru bir şekilde kurgulanmazsa kişiler, gerçeklikten kopma hissini yaşayamaz. Gerçeklikten kopma hissi yaşanmadığı takdirde ise sanal gerçekliğin herhangi bir bilgisayar oyunundan farkı olmaz.
Gerçeklik hissinin yoğunluğuna göre kategorilere ayrılıyor
Sanal gerçeklik ortamlarının bazı kategorilere ayrıldığını söyleyebiliriz. Peki, bu kategoriler neye göre belirlenmektedir? Merakınızı hemen gidermek isteriz. Söz konusu olan bu kategoriler, gerçeklik hissinin yoğunluğuna göre belirlenmektedir. Gelin şimdi hep birlikte bu kategorileri daha detaylı bir şekilde inceleyelim…
- Kısmi katılımlı ortamlar
Bu ortamların ne anlama geldiği aslında adında da anlaşılmaktadır. Kısmi katılımlı ortamlarda kullanıcılar, sanal ortama kısmi olarak katılmaktadır. Bu kategoride olan kullanıcıların gerçek dünyadan tamamen koptuğunu söyleyemeyiz. Yani kullanıcılar, kısmi katılımlı ortamlarda kendini dünyadan kopmuş gibi hissetmemektedir. Bu kategori içerisinde, uçuş simülatörlerinin olduğunu da belirtmek isteriz. Kullanıcıların bu ortamlarda, sanal gerçeklik gözlüğü takmasına veya da kask kullanmasına gerek yoktur.
- Tam katılımlı ortamlar
Tam katılımlı ortamların orijinal ismi, ‘Computer Assisted Virtual Environment’ yani kısa adıyla CAVE’dir. Katılımlı ortamlarda kullanıcılar, var olan gerçeklikten tamamıyla kopmaktadır. Bu kategori, kişilerin bütün duyu organlarına hitap etme amacındadır. Kullanıcılar görüntü, ses ve dokunma duyularıyla tam anlamıyla bir gerçeklik deneyimi yaşamaktadır. Dolayısıyla bu kategori, en eğlenceli VR şekillerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
- Çoklu katılımlı ortamlar
Çoklu katılımlı ortamlarında, oldukça geniş bir sanal gerçeklik evreni olduğunu belirtmek isteriz. Pek çok kullanıcı burada, birbirleriyle kolayca etkileşime girebilmektedir. Oyun dışında, bazı aktivitelerde de kullanılabildiğini söylemek isteriz. Bu aktiviteye, çoklu katılımlı eğitimini örnek verebiliriz.
Gelişmeye devam ediyor
Teknoloji, her geçen gün daha da çok gelişmektedir. Bununla birlikte, sanal gerçeklik de her an gelişmekte ve değişmektedir. Önceki yıllarda kullanılmakta olan VR araçları, hem konforsuz hem de oldukça pahalıydı. Günümüz şartlarında ise artık o araçlara daha kolay ulaşabilmekteyiz. Üstelik fiyatları da son derece uygundur. Aynı zamanda VR araçları artık oldukça rahat olabilmektedir.
Google, Samsung ve Sony gibi kuruluşların bu alanda sürekli çalışmalar yaptığını söylemek isteriz. Böylesine önemli kuruluşların bu alanda her an AR-GE çalışmaları yapması, sanal gerçekliğin oldukça önemli olduğunu ve de uzun yıllar kullanılacağını göstermektedir.
Sanal gerçeklik birçok alanda karşımıza çıkıyor
Oyun sektöründe çok önemli bir yeri bulunmaktadır. Ancak, oyun sektörü dışında, pek çok alanda da karşımıza çıkmaktadır. Spor, eğitim, tıp, inşaat gibi alanlarda da sanal gerçekliğe sıkça rastlandığını vurgulamak isteriz.
Peki, henüz inşa edilmemiş bir evi kolayca gezebileceğinizi söylesek size… Nasıl mı? Tabii ki, sanal gerçeklikle… inşaat sektörüne bu denli önemli bir avantaj sağlamaktadır. Yine sanal gerçeklik sayesinde, sanal mağazalardan çok rahat bir şekilde satış da yapılabilmektedir. Ayrıca, gidilmek istenen herhangi bir ülkeye ilk önce sanal gerçeklikle kolaylıkla ziyaretler de gerçekleştirilmektedir.